23 Aralık 2011 Cuma

Proximity Sunum Raporu

ZEYNEP İÇELLİOĞLU

11132095

100 kişi ile yaptığımız anket ve araştırmalarda, ekranların ortak özelliklerinden en yaygın olanının, vakit geçirmek ve eğlendirmek amaçlı kullanıldığını gördük. Kullanılan her ekranın modeline göre, kişileri gruplandırmak daha kolay oldu ve böylelikle Türk insanın bu ekranları hangi amaçlarla hayatlarında yer edindiklerini de kolaylıkla öğrenmiş olduk.

Televizyona baktığımızda belirli marka ve kullanılan dijital platforma göre kişileri daha iyi gruplandırdık. Örneğin; Kaliteli bir televizyonla Digiturk’e sahip olan bir kişinin, maçları konforlu şekilde evinde izleyebilme olanağını yaşarken, sahip olmayan kullanıcı ya izleyemiyor ya da maça gitmek durumunda kalıyor. Bu şekilde yaşanılan deneyimler açısından, tüketicileri segmentlere ayırabilme imkanımız oldu.

Bunun yanında insanların genel algısına baktığımızda televizyon insanlar için en ucuz ve kolay, eğlenceyi sağlayan bir ekran türü olduğunu gördük ve istedikleri anda her türlü formata ulaşabilmelerinin çok kolay olduğunu vurguladılar. “Soytarı” bizim ona belirlediğimiz rol modelken Türkiye’den rol model olarak da Muhteşem Yüzyıl dizisinden Sümbül Ağa özdeşleştirmesini yaptık.

Bilgisayarı ele aldığımızda yaptığımız ankette en çok vurgulunan ilk model bilgi oldu. Herşeyin depolandığı ve bilgiye en hızlı ulaşma yöntemi olduğu vurgulandı. Bilgiden sonra gelen iletişim faktörü de kişiler tarafından olmazsa olmaz detaylardan biriydi. Bugün bilgisayar üzerinden hemen hemen her türlü faaliyet gerçekleşebilmekte ve Türk insanın eli-ayağı olmuş durumda. Dahi, kaşif, yol gösterici özelliklerinden dolayı, bu ekrana rol model olarak Muhteşem Yüzyıl dizisinden Padişah Sultan Süleyman’ı ön gördük.

Cep telefonu, yaptığımız araştırma da kişilerin en çok sahip olduğu ekran olarak görünüyor. Özel hayatın bir parçası olduğundan 10 kişiden 7’si cep telefonu olmadan dışarı çıkmayacağını vurguluyor. Belirli bir kısım da yine cep telefonunu, diğer ekranlara tercih ettiğini söylüyordu. Bu bağlılık, tutku ve vazgeçememe modellerinden yola çıkarak da telefonu “aşık” olarak belirledik. Ve yine bu özelliklerden dolayı da yine Muhteşem Yüzyıl dizisi karakteri olarak Hürrem Sultanı rol model ön gördük.

Tableti, yaptığımız araştırma da ekran kullanımı açısından arka sıralarda olsa da, kişiler tarafından epeyce bilinmekte olan bir ekran türü. Çoğunluk tablete sahip değildi ama en kullanıcıları kadar, ekran hakkında bilgiye sahiptiler. Tablet, henüz Türkiye’de oturmamış bir pazar gibi görünse de üst kesim dediğimiz kişilerin sahip oldukları ve almak için sıraya girdikleri bir ekran türü. Sahip olmayanların da hiç ihtiyaç duymadıkları bir ürün olarak insanların hayatında. KısacaTürkiye’de tabletler, ne çok gerekli ne de çok gereksiz olarak algılanıyor. Genel anlayış olarak da bu ekranlar, sessiz çoğunluğa hitap eden ve müşterilerine ait olma duygusu yaşatan rol modeli olan “sıradan biri”ni seçtik. Ve yine Türkiye’den Muhteşem Yüzyıl dizisiyle tanınmış İbrahim Paşa karakteriyle özdeşleştirdik.

Ekranları daha etkin kullanmak açısından da en çok işlediğimiz konu “archetype” üzerinden gitmek olabilir. Yaptığım araştırmaya göre, çoğu marka haline gelmiş olan önemli isimlerin, belli bir hikayesi var ve bu hikayeler ile belirli archetyp’ler oluşturmaktalar. Türk insanı her ne kadar markalar hakkında az çok bilgi sahibi olsa da reklamlarda bu archetype’ler daha fazla öne çıkarılarak, bu ekranların satışında daha fazla katkı olabilir diye düşünüyorum. İnsanlar, kendileri ile özleştirmiş olduğu markaları seçip tercih etmekte. Bu birinci öneri olabilir.

Veya daha büyük araştırma ve anketler ile insanların yaşam tarzı ve standartlarına göre genel bir archetype belirleyerek, ekranları da o şekilde insanlara ulaştırmak olabilir.

Araştırma Raporu

100 kişiye aynı anketi dağatarak, 4’er kişi olduğumuzdan, dört farklı bölgede 25 anket paylaşımı yaptık. Bu bölgeler, yaşam kalitesi ve standartlarına göre farklılık gösteren bölgelerdir. Suadiye, Florya, Şişli ve Beşiktaş’ta gerçekleştirildi.

Suadiye’de yaptığım 25 kişilik anketin genelinde, yarısından fazlası bu dört ekrana sahip olan insanlardı. Aralarında öğrenci, mühendis, emekli ve ev hanımı grubu vardı. 4’üyle kamera ile kayıt yapma fırsatım oldu. Sadece tablete sahip olmayanların sayısı 9’du. Bunun da sebebi, yaş ortalamasının biraz üstünde olmasıydı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.